Her şey Borges'in bir metniyle başladı. Bin bir gece masallarının 602. gecesinde Şehrazat'ın kendi hikâyesini anlatmasıyla tüm metnin kendi üzerine kapanarak bir sonsuzluğa düşüş etkisi yarattığını söylüyordu Borges. O geceyi arayarak başladığım yolculuk modernist / postmodernist sanat üzerine bir denemeye dönüştü ve 602. Gece kitabının çerçevesini oluşturdu. Kitap yayımlandıktan sonra konuyla ilgili düşünceler devam etti. Bu yüzden de bir blog açmaya karar verdim. Zaman içinde kendi başına bir mecraya dönüştü, bir nevi seyir defteri haline geldi...
Otuz dokuz sene öncesini anlatıp da altmış dört sene sonrasına ışık tutan böylesine etkileyici bir kitap, günümüz sinema teknolojisinin nimetlerinden faydalanmayı fazlasıyla hak ediyor. Sultan Abdülhamid Düşerken yeniden sinemaya uyarlanmalı.
BeğenBeğen