Her şey Borges'in bir metniyle başladı. Bin bir gece masallarının 602. gecesinde Şehrazat'ın kendi hikâyesini anlatmasıyla tüm metnin kendi üzerine kapanarak bir sonsuzluğa düşüş etkisi yarattığını söylüyordu Borges. O geceyi arayarak başladığım yolculuk modernist / postmodernist sanat üzerine bir denemeye dönüştü ve 602. Gece kitabının çerçevesini oluşturdu. Kitap yayımlandıktan sonra konuyla ilgili düşünceler devam etti. Bu yüzden de bir blog açmaya karar verdim. Zaman içinde kendi başına bir mecraya dönüştü, bir nevi seyir defteri haline geldi...
>'Perihan Abla'ya denk düşmese de yetişmese de yaşım, zaman zaman yayınlanan tekrarlarından, internet üzerinden izlemişimdir..Perihan Abla'nın kardeşi, Kaygısızlar'ın kuaförü, Vasfiye'yi arayan adam rollerinde Erol Durak..Görünce hüzünlendim..Ölüm haberini okuyalı 7 yıl olmuş..Allah rahmet eylesin..Zamanı böldüğümüz çizgiler yetersiz, anlamsız benim için..Düş'ündükçe yazasım var; ama yazıp silmeyi kesip yorumumu bırakayım..
BeğenBeğen